Bayramlar
1.Ramazan Bayramı
Ramazan Bayramı tüm İslam âleminde olduğu gibi Silopi’de de büyük bir coşku ve sevinç içinde geçirilir. Ramazan ayı buyunca oruç tutan halk kendi nefsine karşı verdikleri mücadelenin karşılığı olarak kendilerine hediye edilen bayramı kutlamak için bir hafta kala hazırlıklara başlanır. Bu çerçevede herkes yeni kıyafetler alır, bayram pazarları kurulur, bayramlık şekerler alınır. Bayram sabahı herkes erkenden kalkar, önce aile büyüğünün elini öper, aile içi bayramlaşma tamamlanır. Erkekler camiye gidip bayram namazına iştirak eder, bu sırada kadınlar çocuklara yeni giysilerini giydirir. Sabahın erken saatlerinde ellerinde naylon poşetlerle çocuklar kapı kapı dolaşıp bayramlık şekerlerini alırlar. Bu sırada camiden çıkan cemaat cami kapısında birbirinin bayramlarını kutlar. İmam eşliğinde mezarlıklara gidip ölen akrabaları ve İslam âleminin ölüleri için fatihalar okuyup dualar eder. Mezarlıktan döndükten sonra aynı mahallenin sakinleri veya aynı köyün sakinleri bir imam eşliğinde tüm mahalle sakinlerinin ve köy sakinlerinin bayramını kutlamak için kapı kapı dolaşırlar. Mahalle sakinlerinin kendi aralarındaki bayramlaşmaları bittikten sonra aynı ailenin mensupları evlerine dönüp bir araya gelir, daha sonra aile erkekleri şehrin diğer mahallelerindeki akrabalarının bayramlarını kutlamaya giderler, şehirdeki eş dost ve akrabaların bayramlaşmaları bittikten sonra ailenin büyükleri arabalarla yakın köylerdeki akrabaların bayramlaşmalarına gider. Böylece bayramın birinci günü tamamlanmış olur. Bayramın ikinci günü, kadınlar yakın komşularının bayramlarını kutlar: Uzaklardaki akrabalara bayramın hem ikinci günü hem de üçüncü günü gidilir, böylece bayram tamamlanmış olur.
2.Kurban Bayramı
İslamiyet’in en önemli dinsel şölenlerinden biri olan Kurban Bayramı tüm İslam âleminde olduğu gibi Silopi’de de büyük bir coşku içinde karşılanır. Ramazan Bayramı’nda sergilenen misafirperverlikile gelenek ve görenekler Kurban Bayramı’nda aynen tekrarlanır, farklı olarak Kurban Bayramı’nda kurban kesmeye gücü yeten insanlar bayram süresince kestikleri kurbanların etlerini yakın komşularına ve maddi durumu düşük olan insanlara gönderirler. Bayramlaşmalar bittikten sonra bölgeden Hac’a giden hacıların dönüşü büyük bir heyecanla beklenir. Hacılar Hac’dan geldikten sonra eş dost ve tüm akrabalar kutsal mekânları ziyaret etmiş olan hacıyı tebrik ziyaretine gider. Hac’dan dönen hacı, kutsal mekânlardan getirdiği hurma ve zemzem suyunu gelen misafirlere ikram eder, böylece Kurban Bayramı o sene için tamamlanmış olur.
3.Nevruz Bayramı
Her yıl 21 Mart’ta kutlanan Nevruz Bayramı, yöre halkı tarafından kitlesel bir şekilde coşku ile kutlanır. 20 Mart’ı 21 Mart’a bağlayan gece başlayan kutlamalar çerçevesinde mahalleler arasında gruplar şeklinde toplanan mahalle sakinleri, içlerinden birinin söylediği yöresel ezgiler eşliğinde halay çeker, ateşler yakılır ve gece geç saatlere kadar halk kendi arasında eğlenir. 21 Mart sabahı belediye tarafından belirlenen alana doğru hareket edilir. Kutlamalara katılacak olan halk yöresel giysiler giyip, bayram kutlamalarının yapılacağı alanda hazır bulunur, konserler eşliğinde eğlenen halk akşam saatlerinde etkinliklerin bitmesi ile beraber evlerine döner, böylece kutlama etkinlikleri tamamlanmış olur.
Düğünler
Silopi ve yakın çevresinde düğünler süreç içinde değişime uğramıştır. Daha çok berdel veya başlık parası verilerek kızlar evlendirilirdi. Berdel şeklinde verilen kızların düğünleri aynı güne denk getirilirdi. Önceden aileler kendi aralarında görüşüp karar kıldıktan sonra aile büyükleri imam eşliğinde gidip kızı ailesinden isterdi. İsteme faslı sırasında kız tarafı damat tarafından isteklerini isterdi, damat tarafı da istekleri kabul ettikten sonra hazırlıklarını tamamlamak için evlerine dönerdi. Damat tarafı düğün hazırlıklarını tamamladıktan sonra gelin tarafına bir elçi göndererek kendileri açısından düğünün yapılması konusunda bir sakıncanın olmadığı; eğer kız ailesinin rızası varsa en kısa zamanda düğünü yapmak istediğini söylerdi. Kız ailesi eğer hazırsa hazır olduğunu, hazır değilsekendilerine biraz daha süre tanınmasını söylerdi. Düğün günü kız süslenmiş bir ata bindirilir, mahalle veya köyün içinden geçirilerek damadın oturduğu eve getirilir. Bu sırada damat evin damında bekler, gelin eve girerken damat gelinin başından çocuklar için şeker döker. O gün sabahtan akşama kadar halaylar çekilir, 2. gün komşular ve akrabalar yeni evli çifte takılar takar, bu sırada kadınlar gelinin olduğu bölüme gider, gelin için getirdikleri takı, para vb eşyaları gelinin yanındaki kadınlardan birine teslim eder ama kimin ne getirdiği söylenmez. Aynı şekilde erkekler de damat için getirdikleri takıları veya parayı damadın yanındaki adamlardan birine teslim eder. 2. gün öğleden sonra gelinle damat beraber halaya kaldırılır, böylece yeni evli çift birlikte oynar. 3. gün de halaylar akşam geç saatlere kadar devam eder, bu süre zarfında düğüne gelenlere düğün için yemek ziyafeti verilir.
Oyunlar
Gılçanê, Saklambaç, Pençukane, Uzun eşek, Kêlanê, Yakantopu, Tırbilgane, Tizgane yörede en çok oynanan oyunlardandır.
Taziyeler
Ölüm olayı tüm kültürlerde üzüntü verici bir durumdur ve ölüler arkasından belli başlı merasimler düzenlenir. Silopi ve yakın çevresinde ölü gömme ve taziye merasimleri hem İslam âlemi ile benzerlikler hem de farklılıklar göstermektedir. Silopi ve yakın çevresinde ölen bir kişi için ilk önce cami minarelerinde kişinin adı soyadı ve hangi aileden olduğu belirtilerek ölümü duyurulur. Ölen kişi yıkanmak için camiye getirilir. Eğer maddi durumu olmayan bir aileye mensup ise aynı gün yıkanıp defin işlemi yapılır. Eğer varlıklı bir ailenin hatırı sayılır bir üyesi ise Cuma günün 1 veya 2 gün öncesinde ölmüşse camide yıkandıktan sonra camide bekletilir. Bu süre zarfında ölünün üstünde Kuranı Kerim okunur ve hatimler teslim edilir. Cuma günü Cuma namazını takiben cenaze namazı kılınıp defin işlemi yapılır. Ölen herkes için fatihalar okunur. Hakkında Allah’tan ölen kişiye rahmet, ailesine başsağlığı dilenir. Bu amaçla çadırlar kurulur, halk çadırlarda taziye ziyaretlerinde bulunur. Taziye ziyaretine giden kişiler ölen kişinin akrabalarına maddi anlamda destek olmak amacı ile bazı temel gıda maddesi yardımında bulunur. Bu amaçla taziye ziyaretinde bulunacak kişiler kendi aralarında bir miktar para toplayıp şeker, un, yağ, vb. gıda maddeleri alırlar. Taziye alanına giden ziyaretçiler getirdikleri gıda yardımını ölen kişinin evine gönderip taziye çadırına gider. Taziye çadırı 3 gün boyunca yerde kalıp her 3 gün boyunca çadırda bir imam bulunur. İmam hem ölen ailenin yakınlarını teselli eder hem de gelen ziyaretçileri ölenin ailesiyle beraber karşılar ve ziyaret sırasında vaazlarda bulunur. 3 gün sonunda taziye çadırı kaldırılır ve herkes evine gider. Bu süre zarfında ölen kişinin evinde yemek pişirilmez, ölen kişinin komşuları ve akrabaları gelen misafirlerin yemeğini yapar. Ancak ailenin yakın dostları veya yakın akrabalarından bazıları aileye destek olmak ve 3. günden sonra gelecek ziyaretçileri karşılamak için 1 hafta veya 10 gün daha ailenin yanında kalır. 4. günden itibaren bir hafta içinde ölen kişinin hayrına ekmek ve şeker dağıtılır. Ölünün 1. yılı dolduğunda ölü için tekrar ekmek ve şeker dağıtılır. Artık ölü için gerekli olan merasimler tamamlanmış olur. İsteyen aileler bundan sonra her Cuma akşamı mezarlığa gidip ölen kişinin ruhuna fatihalar okur.